Ankara’nın başkent olma kararı, Türk milletinin bağımsızlık mücadelesinin ardından 13 Ekim 1923 tarihinde alınmıştır. Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde yapılan bu önemli değişiklik, Türkiye’nin geleceği açısından önemli bir dönüm noktasıdır.
İçerik Tablosu
Ankara’nın Başkent Olma Süreci
Ankara, Osmanlı döneminde pek tanınmayan küçük bir kasaba olarak biliniyordu. Ancak, 1920 yılında Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin (TBMM) kurulduğu günden itibaren, Ankara’nın güvenli ve stratejik konumu, şehrin başkent olmasına zemin hazırlamıştır. Şehir, coğrafi olarak Türkiye’nin ortasında yer alması ve doğal savunma avantajlarına sahip olması nedeniyle tercih edilmiştir. Ayrıca, İstanbul’dan uzakta ve Anadolu’nun kalbinde yer alması, yeni kurulacak Cumhuriyet için önemli bir simge olmuştur.
Başkent Olarak Kabulü: 13 Ekim 1923
13 Ekim 1923 tarihinde, TBMM’ye sunulan bir yasa tasarısıyla Ankara, Türkiye Cumhuriyeti’nin başkenti olarak kabul edilmiştir. Dışişleri Bakanı İsmet Paşa’nın önerisiyle oylamaya sunulan tasarı, oy çokluğu ile kabul edilmiştir. Bu tarih, Türk milletinin bağımsızlık mücadelesinin zaferini simgeleyen bir dönüm noktasıdır.
Yabancı Devletlerin Tepkisi ve Süreç
Başkent değişikliği, başlangıçta bazı yabancı devletler tarafından olumsuz karşılanmıştır. Batılı devletler, Ankara’nın başkent olmasını istememiş ve büyükelçiliklerini Ankara’ya göndermemişlerdir. Bunun yerine, orta düzeyde elçiler göndermeyi tercih etmişlerdir. Ancak, Ankara hükümeti bu durumu kabullenmemiş ve büyükelçilikler için arazi tahsisleri gibi çözümler sunarak durumu iyileştirmiştir. Zamanla, yabancı ülkeler de Ankara’yı başkent olarak kabul etmiş ve büyükelçiliklerini buraya taşımışlardır.
Sonuç ve Bugünkü Durum
Bugün, 13 Ekim 1923 tarihi, Türkiye Cumhuriyeti’nin kalbinin attığı, Atatürk’ün önderliğinde şekillenen başkent Ankara’nın simgesi olmuştur. Şehir, hem yönetimsel hem de kültürel açıdan Türkiye’nin önemli bir merkezi olmayı sürdürmektedir.